Yenileniyoruz... Tüm verilere ulaşamayabilirsiniz.

Prof. Dr. Onur Bilge KULA

Hacettepe Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi

I. Sanat Romanı, Thomas Mann ve Zülfü Livaneli

Alman filozof Ernst Kassierer "Kant'ın Yaşamı ve Öğretisi" adlı kitabında Immanuel Kant'ın estetiği felsefileştirdiği "Yargı Gücünün Eleştirisi" (1790) adlı ünlü yapıtını şöyle niteler: Kant, bu yapıtında "gençliğin yaratıcı gücüyle, yaşlılığın olgunluğunu ve yetkinliğini birleştirmiştir."  Zülfü Livaneli'nin "Konstantiniye Oteli" (Doğan Egmont Yayıncılık, İstanbul 2015) romanını böyle özlü bir sözle değerlendirmek durumunda kalsaydım, gençlik-yaşlılık konusuna değinmeden, şu belirlemeyi yapmayı yeğlerdim: Livaneli bu romanında "kapsayıcı ve derin insancıl duyarlılığıyla olağanüstü estetik-yazınsal yetkinliğini, tarihsellik,  çok-kültürlülük ve bunun türevi olan ara-kültürlülük kavramlarında bireşimleyerek anlatılaştırmıştır." Böyle derin bir insancıl duyarlılık ve estetik-yazınsal yetkinlik olmadan, tek bir mekânda beş altı saatlik bir zaman diliminde bir araya gelen insan öyküleri üzerinden geçmiş-şimdi bağlamında İstanbul'un çok-katmanlı kültür ve uygarlık birikimi yazınsallaştırılamaz.

“Konstantiniyye Oteli” her şeyden önce bir sanat ve sanatçı romanıdır; anlatı sanatı olan edebiyatın başat türü olan romanın, romanda anlatıya dönüştürülmesidir. Bildiğim kadarıyla, daha önce başat izleği, romanı anlatılaştırmak olan bir başka roman Türk edebiyatında yazılmamıştır. Anılan roman, bu özellikleri açısından Alman edebiyatının temel yapıtlarından biri olan Thomas Mann’ın “Doktor Faustus” romanı ile karşılaştırılabilir. Thomas Mann söz konusu romanında bir müzik besteleme yöntemi geliştirmeye ve kalıcı bir beste yapmaya çalışan Andrian Leverkühn’ün yaşamını betimler.

Thomas Mann olgunluk dönemi yapıtı olan “Doktor Faustus”u 1943- 1947 yılları arasında yazmıştır. Faust motivine de gönderme yapan bir sanatçı romanı olan bu roman, aynı zamanda “bir dönem romanı” olarak da nitelendirilir. Thomas bu romanında müzik ve dili bütünleştirmeye, müziği edebiyat aracılığıyla serimlemeye ve aktarmaya çalışmıştır. Thomas Mann’ın yazınsal üretimini biçimlendiren “sanat sorunsalını” irdeleyen “Doktor Faustus”, çok-katmanlı, söylemler-arası bir romandır. Bütün bu estetik-yazınsal nitelikler, bu iki romanı karşılaştırma olanağı vermektedir. 

Türk edebiyatında sanat sorunsalını, resim sanatı bağlamında saray nakkaşlarının ve hattatların yaşamını, Orhan Pamuk, daha önce “Benim Adım Kırmızı” romanında anlatılaştırmıştır. Doğu ve Batı’nın dünyayı anlama ve anlamlandırma tarzları da romanda anlatılan izleklerdendir. 

Spread the word. Share this post!